Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | sıkışıp kalmak | get stuck in f. |
Genel | sıkışıp kalmak | box up f. |
Genel | sıkışıp kalmak | box in f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | sıkışıp kalmak | box in f. |
Öbek Fiiller | sıkışıp kalmak | jam into f. |
Öbek Fiiller | sıkışıp kalmak | jam in f. |
Öbek Fiiller | sıkışıp kalmak | box up f. |
Öbek Fiiller | sıkışıp kalmak | stick in f. |
Öbek Fiiller | sıkışıp kalmak | wedge in f. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | sıkışıp kalmak | be stuck f. |
Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | sıkışıp kalmak (bir yerde) | stick with in f. | ||
Genel | daracık yere sıkışıp kalmak | poke f. | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | (bir şeyin) içine sıkışıp kalmak | lodge into (something) f. | ||
Öbek Fiiller | (bir şeyde) sıkışıp kalmak | wedge into (something) f. | ||
Öbek Fiiller | -e sıkışıp kalmak | lodge in f. | ||
Öbek Fiiller | (iki kişi/şey) arasında sıkışıp kalmak | wedge between (someone or something) f. | ||
Öbek Fiiller | iki kişi/şey arasında sıkışıp kalmak | wedge between people or things f. | ||
Öbek Fiiller | arasına sıkışıp kalmak | wedge in f. | ||
Colloquial | ||||
Konuşma Dili | (bir şeye/şeyde) sıkışıp kalmak | get stuck into (something) [uk] f. | ||
Konuşma Dili | fil/küp/sandviç gibi (sıkışıp kalmak) | like a beached whale s. | ||
Idioms | ||||
Deyim | seyahat sırasında iki kişi arasında sıkışıp kalmak | sit bodkin [obsolete] f. | ||
Deyim | seyahat sırasında iki kişi arasında sıkışıp kalmak | ride bodkin [obsolete] f. | ||
Deyim | (birinde/bir şeyde) sıkışıp kalmak | be tangled up with (someone or something) f. |